Cumhurbaşkanlığı’nın açıklaması-Alperenler

Sayın Bahçeli, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Diyarbakır’a yaptığı gezi sırasında çift dilli tabelaların bulunduğu belediyeleri ziyaretini eleştirmişti.

Buna karşılık olarak Cumhurbaşkanlığı internet sitesinden yapılan yazılı açıklamada, “Sayın Cumhurbaşkanımız, illerimize yaptıkları gezilerde Valilik ve Garnizon Komutanlığının ardından, Başkan’ın mensubu olduğu siyasi partiler arasında hiçbir ayırım yapmaksızın, Belediyeyi ziyaret etmektedir.

Sayın Cumhurbaşkanımızın Diyarbakır iline yaptıkları gezi kapsamında gittikleri Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nde, ne ziyaret öncesi yapılan incelemelerde ne de ziyaret sırasında herhangi bir çift dilli tabela görülmemiştir.

Hal böyle iken, bazı televizyon kanallarının, Sayın Bahçeli’nin açıklamasına ilişkin yaptıkları yayınlarda, çift dilli tabelaların bulunduğu başka bir belediyeye ait görüntüleri kullanmaları da, aynı şekilde, üzüntüyle karşılanmıştır.” denmiştir.

Tanıdığımız Devlet Bahçeli, sahip olduğu devlet terbiyesi gereği olarak bu konuyu uzatmayacak ve Cumhurbaşkanlığı makamının tartışmaya açılmasına müsaade etmeyecektir.

Ancak, Cumhurbaşkanlığı makamı adına yapılan bu açıklama ile halk aptal yerine konmuştur. Basında çarşaf çarşaf kürtçe tabelaların asıldığı belediyelerin resimleri asılırken; Diyarbakır belediyesi Kürt bayrağı (?) (paçavra demeliydim) asılırken; isyancı, katil, İngiliz İtalyan, Frasız güdümündeki Şey Sait’in heykeli dikilirken, Bakanlarımız, partyi başkanlarımız, milletvekillerimiz ve hatta bürokratlarımız Şeyh Sait’i azizleştirirken…

Sahi, Cumhurbaşkanımız nereye gittiğini bilmiyor muydu?

Hadi o bilmiyordu. Yanındaki genel sekreter, danışmanlar, MİT, Polis istihbarat sorumluları kendisini ikaz etmediler mi?

Güneysu’da 4 Temmuz 2010’da yaşanan çatışmada öldürülen PKK’li Yaşar Dilmen’in cenazesinin BDP Bitlis il ve ilçe yöneticileri, Erciş ilçe yönetimi, BDP Tatvan, Güroymak (Norşên), Ovakışla ve Çelebibağı belediye başkanlarının da aralarında bulunduğu binlerce kişi tarafından “Şehîd Namirin”, “Ey şehîd rêyate rêyameye”, “PKK halktır halk burada”, “Dağlara çıkacağız hesabını soracağız” atıldığını bilmiyor mu?.

11 Ağustos 2010’da Güneysu’ya Norşin dediğinde doğan reaksiyonları unuttu mu?

Cumhurbaşkanlığı makamına saygımız sonsuz. Ama,devletin bekası ile makamın saygınlığı arasında tercih yapmak durumunda kalırsak… Yerimiz bellidir. Amasya’lıyız ve Bardağını biliriz.

Son günlerde aklıma sıksık Meraşal Petain geliyor. Fransız Cumhurbaşkanı iken işbirlikçilik suçundan idama mahkum edilen ve hapishanede ölen Fransız başkanı…

…………

Yazmakta gecikmiş olduğumuz bir haber: Önemli mi? Elbette önemli. Hem ülke sorunlarına bakış açısından; hemde propoganda ve kitle psikolojisi açısından….

17 Aralık 2010 tarihli “E-5’te bir dakikalık akaryakıt zammı eylemi” başlıklı habere göre, “BBP üyesi grup, akaryakıt zammını protesto etmek amacıyla, sabah saatlerinde  E-5 karayolu Yenibosna mevkisinde toplandı.

Grup, akaryakıt zammına tepkisini dile getirirken, ‘Petrol üreten merkezlere en yakın ülke olduğumuz halde dünyanın en pahalı akaryakıtını satın almamızı protesto ediyoruz’  yazılı pankart açtı. BBP’liler, bu sırada da 1 dakika süreyle yolu trafiğe kapattı.
‘Sizde bizim gibi düşünüyorsanız 1 dakika boyunca klakson çalın’ şeklinde yazılı notunu gören diğer sürücüler de klakson çalarak eyleme destek verdi.

Protesto nedeniyle bir süre duran trafik, protestonun bitmesi sonucu tekrar normale döndü.”

Tüm planlayanları, katılanları ve başarı ile uygulayanları kutluyorum.

Biz (Türkiye’de) eylem denilince vurdulu-kırdılı- bağırıp- çağırmalı, coplu- biber gazlı karmaşalar anlaşılır. Genellikle de bu eylemlerde sıradan vatandaşlar zarar görür. Cam-çerçeve indirilir. Halkta, eylem yapanlara ve savundukları fikirlere karşı antipati oluşur.

Alperenlerin bu eylemi halkın katılımı ve kabullenmesi-sahiplenmesi açısından son derece iyi olmuştur. Kısa süreli eylem için “verilen rahatsızlıktan ötürü dilenen özür”, bir dakika içinde neredeyse trafikte sıkışan tüm otomobillerin klaksonlarını çalarak protestoya katılmaları ve kısa süre sonunda sessizce ve derhal normale dönüş, eylemin başarısıdır.

Çok akıllıca uygulanmış bir demokratik tepki.

Tebrikler gençler…

Sizi seviyoruz.

Sosyal olun, Paylaşın!
Bu yazı Genel kategorisine gönderilmiş. Kalıcı bağlantıyı yer imlerinize ekleyin.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir